Türk Dünyası Parkı’nda “Hat Sergisi ve Ahşap Rölyef Sergisi” açılışıyla başlayan 20. Uluslararası Bayburt Dede Korkut Kültür ve Sanat Şölenleri, Dede Korkut’un Masat köyünde bulunan türbesinin ziyaretiyle devam etti.

Şölen Komitesi tarafından Dede Korkut’un mezarına çelenk sunumunun ardından türbede Kur’anı Kerim okunarak dua edildi. Burada kısa bir konuşma yapan Belediye Başkanımız Mete Memiş, “Ölülerimiz için okuduğumuz Kur’anı kendimize rehber edinelim. Sadece mezarlıklarda okumak için değil, Kur’an bizim hayatımızı tanzim etsin diye bakalım. Ayeti kerimede diyor ya, ‘Ayrılığa düşmeyin, tefrikaya düşmeyin’ ayrılığa düşmeseydik başımıza gelenler gelmeyecekti” dedi.  

Şölen, Masat Yayla Şenliği’yle Devam Etti

Türbe ziyaretinin ardından şölenler kapsamında gerçekleşen Masat Yayla Şenliği’ne geçildi. İstanbul Masat Kültür Yardımlaşma Derneği tarafından bu yıl ilki düzenlenen Masat Yayla Şenliği’ne Valimiz Mükerrem Ünlüer, Milletvekilimiz Bünyamin Özbek, Belediye Başkanımız Mete Memiş, İl Jandarma Komutanı Albay İsmail Ferhat Özbaş, Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Selçuk Coşkun, Eski Belediye Başkanımız Hacı Ali Polat, Bayburt Kültür ve Yardım Derneği Başkanı Faruk Kılıçaslan, Ak Parti İl Başkanı Hakan Kobal, kamu kurum müdürleri, sivil toplum örgütü temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.

Başta Gazze olmak üzere İslam coğrafyasında devam eden zulümlerden dolayı müzik ve eğlencenin olmadığı yayla şenliği Kur’anı Kerim tilavetiyle başladı.

“İslam Coğrafyasında Yaşanan Zulüm, Bu Şenlikleri Eğlence Şekline Dökmekten Uzak Bıraktı”

Programda bir konuşma yapan Belediye Başkanımız Mete Memiş, İslam coğrafyasında yaşanan zulümlerden dolayı alınan kararla şölenlerde müzik ve eğleye yer verilmediğini ifade ederek, “20.’sini kutlayacağımız Dede Korkut Şenlikleri malumunuz bu yıl biraz sönük geçecek. İslam coğrafyasında yaşanan ızdırap, İslam coğrafyasında yanı başımızda Musul’da, Kerkük’te, Suriye’de, Mısır’da, Doğu Türkistan’da özellikle Gazze ve Filistin’de yaşanılan zulüm, bizleri bu şenlikleri eğlence şekline dökmekten uzak bıraktı. Takdir edersiniz ki, kardeşlerimiz acı ve ızdırap içerisinde yaşarken, göz yaşı ve kan içerisindeyken bizim eğlenmemiz söz konusu olmayacaktır. Onun için Dede korkut şenliklerinin müzik ve eğlenceli kısımlarını iptal ettik, sadece törensel ve kültürel kısımlarıyla bu yıl bu şenlikleri idrak etmiş olacağız” dedi.

“Bayburt, Anadolu’nun Dört Kadim Şehrinden Birisidir”

Anadolu’nun dört kadim şehrinden birinin Bayburt olduğunu belirten Belediye Başkanımız konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

“Bayburt, tarihi derinlikleri olan, tarihi mirası olan, tarihi kültürü olan ve tarihsel bağları çok kuvvetli olan Anadolu’nun dört kadim şehrinden birisidir. Bayburt, bu anlamda şehirdir. Sizlerden beklentimiz şudur; Bu canımızdan çok sevdiğimiz, aziz bildiğimiz Bayburt’umuza katkılarınızı fikirlerinizle birlikte, projelerinizle birlikte sunmanızdır. Bayburt’umuzda eleştireceğiniz hususlar olabilir, özellikle misafirlerimiz için diyorum; İstanbul, Ankara ve diğer şehirlerde yaşayan misafirlerimiz, Bayburt’umuzda eksik görebilirsiniz. Biz o eksikleri kabul ediyoruz ama eksikleri ifade ediyorken ifade etme tarzımızı iyi seçelim, eleştirmeyi kişiliklerimize ve şahsiyetlerimize, Bayburt’umuzda yöneticilik yapmış kardeşlerimize bu bir hakaret şekliyle olmasın. Eleştirilerinizi projelendirerek ifade edin, biz bunları başımızın üstünde tutacağız. Bu bizim sözümüzdür; Bayburt’umuza kim ne kadar katkı sunmak isterse biz o katkıları fazlasıyla Bayburt’umuza yansıtmak isteriz.”

“Bu Zalimlerin Mallarını Almayalım”

“Şunu ifade ederim ki, idrak ettiğimiz Ramazan Bayramı buruk geçti, Ramazan’da buruktu. Burada problem İslam coğrafyasındaki yaşanan zulümdür. Kıymetli kardeşlerim diyorum ki, zalim Çin’i protesto ediyoruz ve lanetliyoruz. Katil İsrail’i protesto ediyoruz ve lanetliyoruz ve yanı başımızdaki Iraktaki zalimleri şiddetle kınıyoruz. Suriye’deki, Mısır’daki modern Firavun’u lanetliyoruz. Bu laneti ve duayı fiili hale getirmek zorundayız. Bu kardeşlerimize maddi manevi yapabileceğimiz her türlü yardımları yapalım. Bu zalimlerin ticari olarak zayıflatılması yönünde bunların mallarını almayalım. Bu zalimlere en azından ekonomik olarak destek katkı sağlamayalım. Bu anlamda dualarımızı sadece sözlü olmaktan ibaret saymayalım.”

“Biz İslam Âlemi Olarak Ayrılığa Düşmezsek, Tefrikaya Düşmezsek Güçlü Olacağız”

“Bugün kardeşlik günüdür. Kardeş olmak, bir olmak, beraber olmak günüdür. Dünden olduğundan daha çok bu birlik ve kardeşliğe ihtiyacımız vardır. Biz İslam âlemi olarak ayrılığa düşmezsek, tefrikaya düşmezsek güçlü olacağız. Allah bize yardım edecektir. Ama ayrılığa düşer, tefrikaya düşer, birbirimizle çekişirsek, birbirimizin ayıplarını araştırırsak, birbirimizin kusurlarını ortaya koymaya çalışırsak gücümüzü kaybedeceğiz. Güç kaybı zalimlerin ekmeğine yağ sürecektir, onların zulümlerini artıracaktır. Ve Hazreti Musa’nın diliyle diyoruz ki, ‘Ey Rabbim; İçimizdeki bir takım beyinsizlerin (dar kafalıların) yaptıklarından ötürü bizi yok mu edeceksin? Bütün insanlar senin sınamandan başka bir şey değildir. Ki onunla dilediğinin sapmasına fırsat verir, dilediğini de doğru yola sokarsın. Bizim yakınımız sensin. Öyleyse bizi bağışla, bize merhamet et, çünkü bağışlayanların en hayırlısı sensin.” Filistin’in imtihanından, Doğu Türkistan’ın imtihanından, Suriye’nin, Mısır’ın İmtihanından yüzünün akıyla çıkan kullarından eyle. Bu vesileyle geçmiş Ramazan’ınızı tebrik ediyorum, Bayramınızı tebrik ediyorum. Gelecek bayramların daha güzel, daha esenlikli, huzur ve barışın içinde bütün İslam coğrafyasında kutlanması duasıyla şölenimiz hayırlı olsun.”

İstanbul Masat Kültür Yardımlaşma Derneği tarafından bu yıl ilki düzenlenen ve geleneksel olarak devam ettirilmesi hedeflenen Masat Yayla Şenliği’nde yayla ağası seçimi yapıldı. Oldukça çekişmeli süren yarışta Masat Yaylası’nın ilk ağası 15 bin lira bedelle Necmi Bayhan seçildi.